sac-dokulmesi-neden-olur-ve-nasil-onlenir-min

Saç dökülmesi günümüzde genç/ yaşlı, kadın/ erkek ayırt etmeden herkesin yaşadığı estetik bir problemdir.

Saç Dökülmesini Nasıl (Aslında) Önleyebilirsiniz?

Her erkek veya kadın saç dökülmesi sorununu nasıl önleneceğini bilmek ister. Ya da her erkek saçını kaybetmekten özellikle endişe duymasa bile bunun mümkün olabileceği fikrine sarılmak ister. Orada işler kötüye giderse bir yerlerde başvurulabileceği irilerinin olduğunu bilmek güven vericidir.

Ancak, her biri devrim olmayı vaat eden pek çok hileli cihaz, prosedür ve tamamlayıcı varken, gerçekten işe yarayan sadece birkaç işlem olduğunu bilmek ise biraz üzücü olabilir. Saç dökülmesi neden olur ve nasıl önlenir bununla ilgili sizi bilgilendirmek istiyoruz.

1. Değişikliği Fark Ettiğiniz Anda Yardım İsteyin

Saç dökülmesi ile mücadele etmek istiyorsanız, ilk seyrelme veya dökülme belirtisinde kurul sertifikalı bir dermatoloğu ziyaret etmeniz gerekmektedir. Saç dökülmesi için erken aşamalarda tedavi almak, genel saç kaybını en aza indirmeye ve bir tedavinin etkililik olasılığını artırmaya yardımcı olabilir. Saç dökülmesi sorununuz farklı nedenlerden kaynaklanıyor olabilir, durumunuzu değerlendirecek ve sonuçlara göre tüm tedavi planı sunacak bir dermatoloğa danışmanız gerekmektedir. Ülkemizde bu konuda en tecrübeli ve uzman dermatologlar İstanbul’da bulunmaktadır, unutmayın!

2. Size Uygun Proaktif Bir Plan Oluşturun

Göz önünde bulundurmanız gereken üç saç dökülmesini önleme seçeneği vardır ve hepsi de uykuda olan foliküllerde yeniden büyümeyi teşvik etmek için çalışır (zayıflamış ancak tamamen ölmemiş olanlar). Dermatoloğunuzla aşağıdaki üç yöntem ve daha iyi bir savunma için bunları birlikte nasıl kullanabileceğiniz hakkında konuşun.

3. Finasteride/ Minoxidil/ PRP

Saç dökülmesine karşı aşağıda ki ilaç ve işlemler uygulanmaktadır.

  • Finasteride: Finasteride (genellikle Propecia olarak bilinir) DHT (dihidrotestosteron) oluşumunu engeller. DHT, saç köklerini ince ve kısa hale getirerek saç dökülmesi durumuna katkıda bulunan bir erkek androjen hormonudur. Saçlar üç aşamada büyür ve DHT, saç büyüme döngüsünü (anajen aşaması) bozar. Bu bozulmanın bir sonucu olarak saç daha uzun bir dinlenme süresine girer ve bu da saçın uzamasını durdurur. Finasterid, DHT’nin emilimini bloke ederek saç büyümesini desteklemeye yardımcı olur.
  • Minoxidil: Saç dökülmesi tedavisi için Minoxidil (patentli adı Rogaine ile tanıyabilirsiniz) tezgahta satılmaktadır. Günde iki kez tacınıza damlatarak saç köklerine giden kan akışını artırır, böylece onları güçlendirir ve kalınlaştırır. Saç daha dolgun hale gelir ve bunun karşılığında kalıcı dökülmeye karşı daha az hassastır. Minoxidil, doğal düşüşün ardından yeniden büyüme aşamasında saç kökünü de güçlendirir. Özellikle başın tepesinde etkilidir ve tekdüze kalınlığı teşvik eder, ancak şakaklardaki kıl çekilmesine karşı etkili bir savunma değildir.
  • Trombositten Zengin Plazma (PRP): Saç dökülmesi için yeni olabilir ve kesinlikle en eşsiz (ve lüks) seçenektir. PRP, saç büyümesini uyarmak için kendi kanınızdaki trombositleri kullanır. PRP almanın ilk adımı kanınızı aldırmak ve ardından bir santrifüjde döndürmektir. Kanı döndürmek, alyuvarları trombosit açısından zengin plazmadan ayırır. Son olarak, plazma şırıngalara çekilir ve doktor tarafından kafa derisine enjekte edilir. Trombositler, iyileşmeyi destekleyen ve saç folikülünü yeni bir büyüme döngüsüne başlamak için uyaran büyüme faktörleri içerir. Evet, doğru okudunuz: Kanınızı alıyorlar, plazmayı ayırıyorlar, sonra kafanızın etrafına enjekte ediyorlar. En iyi sonuçlar için, bunu başlangıçta 4 ay boyunca ayda bir ve ardından en azından üç ayda bir veya altı ayda bir yapmanız gerekiyor (kayba bağlı olarak).

4. Diyetinizi Biotinden Daha Fazlasıyla Tamamlayın

Saçın daha hızlı ve daha güçlü uzamasına yardımcı olmak için alabileceğiniz çok sayıda vitamin vardır; biotin her zaman bu damarda anılır. Saç dökülmesi nedenleri arasında sağlıksız ve dengesiz diyetler de bulunmaktadır. Bununla birlikte, genel olarak, besin açısından zengin ve sağlık bilincine sahip bir diyet, aynı temellerin çoğunu kapsayacaktır. Bunun yerine, daha hedefli, özel takviyeleri düşünün: Viviscal, saçınızın büyümesi için ihtiyaç duyduğu b kompleksi ve çinko gibi diğer besin maddelerinin yanı sıra daha kalın, daha güçlü ve uzun saçları teşvik eden besinleri sağlayarak saç büyümesini destekler. Nutrafoldeniz kollajeni, saw palmetto ve ashwagandha ile formüle edilmiş harika bir vitamindir. Deniz kollajeni, saç büyümesini destekleyen B vitaminleri ile zenginleştirilmiştir, saw palmetto testosteronun DHT’ye dönüşmesini önler ve ashwagandha iltihabı azaltır.

5. Stresi En Aza İndirin

Stres, saç dökülmesi sorununun arkasındaki en büyük suçlulardan birisidir. Ayrıca, vücudun bağışıklık sisteminin saç köklerine saldırarak saç dökülmesine neden olduğu bir otoimmün tepkiye neden olabilir. Vücudumuzun stresli olduğunda salgıladığı hormonlar, saç büyüme döngüsünü bozan şeydir. Bu bozulmanın bir sonucu olarak, saç uzamasını durduran daha uzun bir dinlenme dönemine girer. Bir kişiden diğerine farklılık gösterdiğinden, stresinizi nasıl en aza indireceğiniz size bağlıdır. Tutarlı bir şekilde dinlenerek, sık sık egzersiz yaparak, sağlıklı beslenerek, sulu kalarak ve sigara, uyuşturucu ve alkolden uzak durarak başlayabilirsiniz. Gerekirse diğer yöntemler hakkında doktorunuzla konuşun.

6. Kötü Alışkanlıkları Bırakın

Stres her zaman hafifletilemez, ancak kötü alışkanlıklar olabilir. Rutin olarak yaptığınız şeylerin çoğu saç dökülmesi sorununuza katkıda bulunuyor olabilir. Yeterince şampuanlama değil, aynı zamanda çok sık şampuanlama da bu sorun ile karşı karşıya kalmanıza neden olabilir (saçları inceltmek için özel bir şampuanla haftada iki kez yeterli olacaktır).

Kötü beslenme de saç dökülmesi sorununa katkıda bulunabilir. Vücudunuzu ve saç derinizi beslemek için yağlar, proteinler ve besinler açısından zengin bir diyet tüketmelisiniz. Son olarak, önceki ipucunda da belirtildiği gibi, sigara ve alkol hem saç dökülmesini şiddetlendirir. Stresi yatıştırıyor gibi görünseler de aslında kan damarlarını kısıtlayarak foliküllere kan dolaşımını ve akışını azaltırlar.